Çocuklarımıza Nasıl Dijital Rehber Oluruz?

Çocuklarımıza, dijital rehber olabilmemiz için bazı bakış açılarına sahip olmamız gerekiyor.  Bunun için üç tane önemli bakış açısını kullanabiliriz. Bunlardan birincisi şu: Aslında “Teknoloji iyi mi kötü mü?” sorusu yanlış. Bu teknolojiyi nasıl kullandığınıza bağlıdır. O zaman çocuğun teknolojiyi ne kadar süre kullanmalı sorusundan ziyade nasıl kullanmalı ya da ne kadar bilgisayarın başında vakit geçirmeli sorusundan ziyade hangi amaçla kullanmalı sorusunu sormamız lazım. Burada da karşımıza iki tane bakış açısı çıkıyor. Bir tanesi teknolojiyi üretim odaklı kullanmak, diğeri teknolojiyi tüketim odaklı kullanmak. Bizim önerimiz çocuk, teknolojiyi ne kadar üretim odaklı kullanırsa teknolojiden o kadar fazla yararlanmış oluyor.

kodlama yapan çocuk

Peki üretim odaklı teknoloji ne demek? Çocuk, teknoloji ile beraber bir ürün ya da bir içerik üretiyor demek. Örneğin, kodlama yapıyor, oyun yazıyor, animasyonlar yapıyor. Bunlar çocuğun kendisinin üretim yaptığı videolar. Tüketim odaklı ise çocuk kendisi bir şey üretmiyor. Daha çok onun için üretilmiş olanları pasif olarak tüketiyor. Biz ne istiyoruz? Çocuk, teknolojiyi ne kadar üretim odaklı kullanırsa, aslında o kadar çok yararlanmış oluyor.

Peki üretim odaklı ile tüketim odaklı arasında başka ne tür farklar var? Onlardan bahsedelim. Üretim odaklı da çocuk üretici, diğerinde izleyici konumda oluyor. Kendisi birisinde daha aktif oluyor, diğerinde daha pasif olarak teknolojiyi tüketmiş oluyor. Birisinde çok fazla düşünme var, yapma var, analiz var, diğer insanlardan bilgi alma var. Diğerinde daha çok oturuyor ve sadece içeriye maruz kalıyor.

Biz çocukların daha çok teknoloji üretim odaklı kullanmasını istiyoruz. Üretim odaklı kullanırsa ne oluyor, artık ne kadar süre kullansın sorusu da biraz anlamını yitirmiş oluyor. Çünkü anne baba biliyor ki çocuk orada gerçekten bir şeyler yapıyor ve kendi kapasitesini kullanmaya çalışıyor. Peki o zaman aklımıza su soru geliyor:

Teknolojiyi tüketim odaklı hiç kullanmayalım mı?

Tüketimi de ikiye ayırabiliriz. Bir tanesi üretken tüketim. Üretken tüketim demek şu demek. Örneğin, ben fotoğraf sanatı ile uğraşıyorum ve fotoğrafçılık bilgimi geliştirmek istiyorum. O zaman ne yaparım? Ben farklı sitelere girerim, farklı dersler alırım, farklı videolar izlerim yani ben tüketiyorumdur. Ama bu tüketimi bir şey üretmek için yapıyorumdur.

Diğeri ise tamamen zaman geçirme. Mesela, çocuklar tamamen düşünmeden yaratıcı olmadan nasıl zaman geçiriyorlar? Çok fazla oyun oynayarak. Bunlar da tamamen pasif tüketim oldu. Peki, çocuklar hiç pasif tüketim yapmasınlar mı? Biz şöyle bir oran belirledik. Çocuklar, teknolojiyi %60 üretim odaklı kullanırsa, %30 üretken tüketim şeklinde kullanırsa, %10’da pasif tüketim olarak kullanabilir. Yani hepimiz sıkılıyoruz hayatta, canımız sıkkın olabiliyor ya da bir mola almak istiyoruz. Bazen vakit geçirmek istiyoruz. Çocukların burada yüzde onluk kısımda da vakit geçirme hakları olduğunu düşünüyorum. O zaman teknolojiye bu açıdan bakarsak, teknoloji bizim için inanılmaz yararlı bir hale geliyor.

Özetle ilk önce veliler olarak kendimize şu soruyu soralım. Benim çocuğum bilgisayarı nasıl kullanıyor? Üretim odaklı mı kullanıyor, tüketim odaklı mı kullanıyor? Bununla ilgili bir farkındalık kazanmaya başlayalım. Teknolojiyi üretim odaklı kullanırsak, inanılmaz yararlanırız. Tabii sadece bir iyi bir dijital rehber olmak için bu bakış açısı yetmiyor.

Tavsiye

Dijital Dünyada Ebeveynlik (Uzman Dr. Arzu Erkan Yüce)

Emrah

1981 Samsun doğumlu ve Gazi Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi mezunu. Bilişim Teknolojileri Öğretmeni, Yazar, WebMaster, Blogger, SEO eğitmeni. Araştırmacı, sinema sever, fitness yapar, farklı doğal güzellikleri keşfetmeye bayılır.

Yorum Yap