Twitter Neyime Lazım?

Geçtiğimiz seneye kadar “Twitter Neyime Lazım?” diyordum. Evet bir zamanlar tam da böyle düşünüyordum ve son 1 senedir mikro blog servisi olan twitter uygulamasını keyifle kullanıyorum.

Twitter, Türkiye’de o kadar popüler değildi. Tweet’ler henüz “Çok acıktım!” veya “Çişim geldi!” veya “Pampişler neredesiniz?” tadında idi … Şimdiyse durum farklı. Cahit Berkay’dan Abdullah Gül’e, Murat Boz’dan Kıvanç Tatlıtuğ’a kadar herkes Twitter’da. Artık böyle olduğu için ben de varım dedim. 2012’nin başlarından bu yana kayda değer profilleri keyifle takip ediyorum. Vermek için değil, daha çok almak için Twitter’dayım. Sosyal medyada böyle bir tavırla var olmak ne kadar doğrudur, bu farklı bir tartışmanın konusu… Fakat paylaşımcı bir ruha sahipseniz kendinizi geliştirmek, gelişmelerden haberdar olmak adına paylaşımcı profil özelliğinizi burada gösterebilirsiniz ki ben buna gayret ediyorum. Takip ediyorum, öğreniyorum, yararlanıyorum, kazanıyorum…

Sanatçılar, aktivistler, siyaset insanları Twitter’da artık. Sosyal medya okuryazarlığı konusunda çok önemli eşikler aşıldı. Artık insanların fikir alışverişinde bulunduğu online ortamların kullanıcı sayıları on milyonlarla anılıyor.

Siyasetçiler için çok daha önemli olacak bu sefer. Çünkü ABD başkanlık seçimlerinde sosyal medyanın ve daha önceki Türkiye’deki sçimlerde sosyal medyanın etkisi yadsınamaz bir gerçek. “Doğrudan etki etmeyecek.” belki ama bir siyasi partinin veya bir liderin Facebook veya Twitter üzerinde “ikna edici faaliyetlerde” bulunması kendi takipçilerini etkileyecektir. Yani bu faaliyetleri öncelikle ve çoğunlukla zaten kendi destekçi kitlesi görecek. Farklı bir partiyi, farklı bir lideri destekleyen kitle de kendi içeriğiyle baş başa olacak. Bu yüzden doğrudan etki etmeyecek.

Sonuç olarak sosyal mecralarda biraz “kendin çal, kendin oyna” durumu var.